21 Mayıs 2014 Çarşamba

ENGELLİLER ENGELSİZLERDEN ŞİKAYETÇİ

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre Türkiye'de 1 milyon 559 bin engelli var. Zihinsel, görme, işitsel, dil ve konuşma, ruhsal ve ortopedik olarak engel gruplarına ayrılan engelli türlerinin her birinin sayısı yüz binlerle ifade ediliyor. Sosyal hayatta var olmaya çalışan engelliler ise engelsiz kişilerden şikayetçi.

Kadınlarda  672 bin, erkeklerde ise 887 bin kişinin engeli var. Ulusal Engelliler Veritabanı (ÖZVERİ) kendilerine başvurada bulunarak kayıt yaptıran engelli sayısının yaşlara göre dağılımını kendi internet sitesinde sürekli güncellemekte. ÖZVERİ'nin lisetesine göre Türkiye'de en çok 77 ve üzeri yaşlarda olan kişilerde engel bulunuyor. En az engel ise 0-7 yaş aralığında gözükmekte.

1 buçuk milyonu aşkın engelli kişinin bulunduğu Türkiye'de engelliler dışarı çıkmakta çekimser kalarak evlerine çekilmiş durumdalar. Çünkü, engellilere yeteri kadar hoşgörü ve saygıyla yaklaşılmıyor. Dışarı çıkarak sosyal hayatta var olmayı isteyen engelliler ise birçok problemle karşılaşmakta. Engelliler için kaldırımlara yapılan kabartma yolların üzerine park etmiş araçlar ve metro istasyonlarında engellilere ayrılan asansörleri işgal eden engelsiz vatandaşlar, engellileri zor durumda bırakıyor. Bu durumdan şikayetçi olan güvenlik görevlileride asansör kullanımını tamamen kapattığı için engelliler daha da zor durumda kalıyor.

Bahçeşehir Haber'e konuşan engelsiz vatandaşlar her ne kadar engelli kişilere ellerinden gelen hoşgörüyü gösterdiklerini söylese de engelliler onlarla aynı fikirde değil. Çünkü, hayatın birçok alanında var olmaya çalışan engelliler, engelsiz vatandaşların tutum ve davranışlarından hiç memnun gözükmüyor.


Haber: Emrah Topcu
Kamera: Ahmet Turna

14 Mayıs 2014 Çarşamba

BU VAKIF OTİZME DİKKAT ÇEKİYOR

Otizmli çocuk ve yetişkinleri hayata kazandırmak; ayrıca, onların yaşam kalitelerini artırmak amacıyla İstanbul’un Şişli ilçesinde bulunan Tohum Otizm Vakfı yüzlerce otizimli kişiye hizmet veriyor.  

39 kişilik eğitim kadrosuyla otizmli kişileri ağırlayan vakıf, otizm ve yaygın gelişim bozukluğu olan çocukların erken tanısının konulması, özel eğitimi ile topluma kazandırılmasına öncülük edilmesi ve bunun Türkiye genelinde yaygınlaştırılması amacıyla hareket etmektedir.15 Nisan 2003 tarihinde faaliyete başlayan vakıf, her yıl Uluslararası Otizm Topluluğu ile bir araya gelerek pek çok kent simgesi, otel, konser salonu, müze, köprü vb. noktalarda otizmin simgesi haline gelen “mavi” renkli aydınlatma kullanılmasını sağlayarak otizme yönelik ortak bir mesaj yaratmaya çalışıyor. Ayrıca 2 Nisan tarihinin Dünya Otizm Farkındalık Günü olması dolayısıyla İstanbul’un Şişli ilçesinde bulunan Tohum Otizm Vakfı, bu tarihte Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri’ni mavi ışık ile aydınlatarak otizme dikkat çekmektedir. 2013 yılında birçok projeyi hayata geçiren vakıf, bu sene de projeler yürütüyor. Avrupa Birliği, Kalkınma Ajansı, Hibe Programları, Büyükelçilerin sağladığı fonlar ve özel sektörler tarafından finanse edilen projeler üzerinde vakfın çeşitli çalışmaları devam etmektedir.
Bu vakıfta 113 öğrenci var

Tohum Otizm Vakfı’nda bir de özel okul bulunmakta. Bu okulda toplam 113 öğrenci eğitim görüyor. Okulun kuruluşundan bu yana 8 sene içerisinde yaşları 3 ile 9 arasında 16 çocuk mezun oldu. Yaklaşık 1600 beceriyi öğrencilerine kazandıran okul, tüm ziyaretçilere, öğretmenlere, stajyerlere ve bilim insanlarının araştırmalarına açık durumda. Bu alanda uzmanlaşmak ist
eyen özel eğitim öğretmenleri ve tez yazmakta olan öğrencilere okulun kapısının her zaman açık olduğu ifade ediliyor.

Otizm nedir?

Otizm bir tür gelişim bozukluğudur. Bu hastalık genellikle 2 yaşından itibaren ortaya çıkar. Otizmli kişiler öğrenme, iletişim ve sosyal alanlarda zorluk çekeler. Bu kişilerin büyük bir bölümünde zeka geriliği görülür. Otizmli kişiler için dünyayı algılamak oldukça güçtür. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklarına oranla 4 kat daha fazla görülmektedir.

Otizmin belirtileri

Çok küçük yaşta ortaya çıkan otizm hastalığının birçok belirtisi vardır. Otizmliler göz göze gelmekten çekinirler. Birtakım ifadelere tepki vermeyen otizmliler, genelde huzursuz görünürler. Otizm hastaları etraftaki bazı değişikliklere stresli bir tepki gösterirler. Tehlike ve korku hissi olmayan otizmliler, yemek yemekten hoşlanmazlar ve bazı yenilmeyen şeyleri yemeye çalışırlar. Ayrıca, otizm hastaları oyun oynama ve hayal gücünü kullanmakta zorlanırlar.

7 Mayıs 2014 Çarşamba

GÖRME ENGELLİ MENDİLCİLER İNSANLARDAN ŞİKAYETÇİ

Kadıköy'deki görme engelli seyyar satıcılar, hayatlarını mendil ve yara bandı satarak kazanıyorlar. Para kazanırken birçok insanın rahatsız edici tutumundan şikayetçi olan satıcılar, insanların ürünlere para ödemeden alıp gittiklerini dile getiriyor.

30 Nisan 2014 Çarşamba

YÜZDE 98 ENGELİ, 13 KİTABI VAR



Yazar Erdal Yalçın
2 yaşındayken geçirdiği beyin felci sonrasında yüzde 98 engelli olan 40 yaşındaki Erdal Yalçın, yazdığı kitaplarla hatırlanmak istiyor. Birçok alanda kitap yazan Yalçın'ın 13 kitabı var.



''Amacım insalara birşeyler öğretebilmek''

20 yıl önce kitap yazmaya başlayan Erdal Yalçın,
10 yıldır kendi yazdığı kitaplarını satıyor. Çeşitli etkinliklerde kaleme aldığı kitaplarını satan Yalçın'ın 13 kitabı bulunmakta. Şiir, öykü, çocuk ve tiyatro alanında yazan Yalçın, yazdığı kitapları tamamen kendi imkanlarıyla çıkarıyor. 10 lira karşılığında yazdığı kitaplarını satan yazar, hayatını yazdığı kitapları satarak kazanıyor. Bahçeşehir Haber'e konuşan Yazar Erdal Yalçın şunları söyledi: ''Yürüyemiyorum, yatalağım... Fakat, topluma yararlı işler yapmak için uğraşıyorum. Bu dünyadan giderken arkamda eserler bırakmak en büyük hedefim. Çünkü, insanlar eserleriyle hatırlanır. Bu yüzden kitap yazıyorum. Kendi yazdığım kitapları tekerlekli sandalyemle dolaşarak satıyorum. İnsanlar bu kitapları benim yazdığıma inanmıyorlar. Bana ön yargılı yaklaşıyorlar. Fakat, vücudumun yüzde 98'inin engelli olması benim yazarlık yapamayacağım anlamına gelmez. Tüm kitaplarımı tamamen kendi imkanlarımla yazıyorum. Matbaaya bile kendim gidip oradan kitaplarımı çıkarttırıyorum. Amacım insanlara birşeyler öğretebilmek. Ayrıca, birçok sosyal faaliyette de bulundum. Mesela 1995 yılında Diyarbakır'ın ikinci engelli derneğini kurdum. Dernek hala faaliyetlerine devam ediyor.''

''Devamlı evde yatalak olarak kalırsa yaşamı sonlanır''

Yazar Erdal Yalçın kitaplarını satarken babası ona yardımcı oluyor. Yalçın'ı kitap satabilmesi için etkinliklere götüren babası Kaya Yalçın, şunları söyledi: ''Oğlum Erdal yatalak olduğu için her zaman kendine yapabileceği bir uğraş aradı. Önce resim yapmaya başlayan Erdal, toplumun resime fazla ilgisinin olmadığını anladığı vakit kitap yazmaya başladı. Bütün kitaplarını kendi imkanlarıyla yazan ve satan oğluma yardımcı oluyorum. Çünkü, tek başına etkinliklere veya şenliklere gitmesi haliyle zor oluyor. Kendisi yüzde 98 engelli. Eğer oğlum devamlı evde yatalak olursa kalırsa ciğerleri birbirine yapışır ve yaşamı sonlanır. Yaşamaya devam etmesi için belli bir uğraşa ihtiyacı var.''

Filmde de oynamış

Ayrıca Fatma Girik'in rol aldığı 'Gün Ortasında Karanlık' isimli filmde yer alan kitap yazarı, oyunculuk sektöründe de kendini göstermiş.

Erdal Yalçın'ın babası Kaya Yalçın
Haber: Emrah Topcu
Fotoğraf: Emrah Topcu

22 Nisan 2014 Salı

CENNETLİK ANNE



Zihinsel ve bedensel engelli Cengiz Fidan (45), annesiyle beraber yaşıyor. Fidan'ın her türlü yardımına koşan anne Saniye Fidan, evladını sırtında taşıyor.

16 Nisan 2014 Çarşamba

SAKATLARI AĞIRLAYAN 65 DERNEK VAR

Türkiye'de 65 şubesi bulunan Türkiye Sakatlar Derneği, yüzlerce sakata hizmet veriyor. Dernek, ihtiyaç sahibi üyelerine ortez, protez, koltuk değneği, tekerlekli motorlu sandalye temin ediyor. Ayrıca üyerlerine maddi yardımlarda da bulunan Türkiye Sakatlar Derneği, okuyan sakat öğrencilere burs imkanı sağlıyor. 

Türkiye Sakatlar Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Pervin Giyik, derneğin faaliyetlerini genişletmek için tüm sivil toplum örgütleriyle iletişim halinde olduğunu belirtti. Derneğe üye olan engelli kişilerin bu dernek aracılığı ile iş sahibi olduklarını belirten giyik, sözlerine şu şekilde devam etti: "İş kurmak isteyen isteyen engelli kardeşlerimizi gerekli yerlere yönlendiriyoruz. Engelliler için yapılan sınavlara onları hazırlıyoruz. Ayrıca engelliler için yapılan bu sınavlara hazırlık aşamasında gerekli eğitim imkanları yine derneğimiz aracılığıyla sağlanmaktadır."

Türkiye Sakatlar Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Pervin Geyik, derneğe üye olunabilmesi için doktor veya hastaneden alınmış olan sakat belgesi, ikametgah ve nufus cüzdanının yeterli olacağını belirtti. Derneğin ilkelerinden birtanesinin de "hak temelli mücadele" olduğunu belirten Giyik, "Tüm sakatlar haklarını Türkiye Sakatlar Derneği'nde aramalıdır. Çünkü burası çok geniş bir sivil toplum örgütüdür. Tüm sakatları Türkiye Sakatlar Derneği'ne bekliyoruz." diye konuştu.



Türkiye Sakatlar Derneği İstanbul Şubesi Yöneticisi Ali Güler
Türkiye Sakatlar Derneği İstanbul Şubesi Yöneticisi Ali Güler de dernek çalışmalarında görev alan bir diğer isim. Ali Güler, dernek faaliyetlerini şu şekilde özetledi: "Bu derneğin en büyük özelliği dilenci derneği olmaması. Bizler istiyoruz ki bir şeyler engelliler adına düşünülmesin. Bu şeyleri engellilerin kendisi yapsın. Bu anlamda Türkiye'nin dört bir yanında engelli derneklerini hizmete geçirdik. Bu adımlarla amacımız engellilerin yaşamına daha aktif bir şekilde devam etmesini sağlamaktır."








Haber: Emrah Topcu
Kamera: Kadir Aras



9 Nisan 2014 Çarşamba

DOWN SENDROMLU ÇOCUKLARA BOĞAZ KEYFİ



21 Mart Dünya Down Sendromlular günü dolayısyla Down Sendromu Derneği bir boğaz turu düzenledi. Boğazdaki bu şenliğe Down sendromlu çocuklar aileleriyle birlikle katıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden temin edilen gemi, tura katılanlarla doldu taştı. 


Haber: Emrah Topcu
Kamera: Kadir Aras